Ersan ERGÜR

Ersan ERGÜR

Ukrayna İçişleri Bakanlığı, yakalanan Rus askerlerinin videolarını ve görüntülerini kamuoyuyla paylaştı. Sorgudaki Rus askerleri, 'Tatbikat var dediler o yüzden geldik'' diyerek kandırıldıklarını anlattı.

Pazar, 20 Şubat 2022 19:16

Soner Yalçın'dan İnciler!

Malum kesimin kalemşorlarından Yılmaz Özdil şahsen özel ilgi alanımda idi. Şimdi bu ilgi alanıma yeni bir isim katıldı; Nevi Şahsına münhasır Soner Yalçın.

Soner Yalçın Hayaller ve Gerçekler adlı bir makaleyi kaleme alarak hayal dünyasında yaşadığımızı iddia ettiği bizlerin gerçekleri görmezden geldiğine dikkat çekmiş.

Gerçekler ile bir türlü yüzleşme yapılamadığı için maalesef sürekli kriz yaşıyor bu güzelim ülke…”

Diyerek Emekli General Adnan Tanrıverdi ve ASSAM-Adaleti Savunanlar Stratejik Araştırmalar Merkezi Derneği’nin icra ettiği kongrelerle hayal kurduğumuzu gözler önüne sermiş.

Türkiye değil! Dünya dört gencin etrafında kenetlendi. Fatih Camii avlusu her kesimden, her cemaatten, her cemiyetten ve her kurumdan yüzlerce insanın kenetlendiği bir şehitler kervanına tanıklık etti.

Bu elim kazayı duyduğumuzda ümmetçe hüzne büründük. Ümmetin her bir ferdi gözyaşlarına boğuldu.

Bizde bu anlamda dört gencimizin ortak buluşma noktası İHH İnsani Yardım Vakfına baş sağlığına gittik. Aradan günler geçmesine karşın İHH Genel Merkezinin onlarca misafire ev sahipliği yaptığına tanıklık ettik.

Cuma, 03 Aralık 2021 12:17

Metin Gürcan ve Ardındaki Gerçekler

Ülkemizde ne zaman hayırlı işler yapmaya kalkan birileri olsa ya ortadan kaldırılır ya da itibar suikastına uğrar.

Daha birkaç gün önce İHH Gönüllüsü dört kahraman gencimiz Bursa yolu üzerinde geçirdikleri elim bir trafik kazasıyla şehit olunca akla geçmiş teknoloji cinayetleri geldi.

ASELSAN mühendislerine yapılan suikastler, THY’nin Isparta Uçağının düşürülerek suikasta uğrayan Türk Bilim insanları, Hablemitoğlu, Eşref Bitlis Suikastleri…

Bunların hepsi Türkiye’nin yükselen ülküsüne vurulan birer darbeydi.

Ancak başaramadılar. Bir ölür bin diriliriz diyen bilim kahramanları ortaya koydukları teknoloji ile Türkün makus talihini kırdılar.

Gün bir ayna. Aylar, seneler hatta asırlar… Hepsi birer ayine. Bu ayinelerin iki yüzü var; hakikatin mahfi olduğu iç yüzü, bir de hakikatten yansıyanı gösteren yüzü.  Hakikatin saklı olduğu yüz, Asr-ı Saadet’in sırrını yaşıyor. Rabbimizin beğenip bizim için uygun gördüğü ve Ashab-ı kiram üzerinden yaşattığı insanlık ölçülerini gösteriyor. 

ABD, 11 Eylül 2001 İkiz Kule saldırılarını bahane ederek, bu saldırılardan sorumlu tuttuğu El Kaide’ye karşı bir harekât başlattı ve ABD’nin sınır ötesi savaşını Afganistan topraklarına taşıdı. 11 Eylül saldırıları küresel terör mücadelesinin miladı oluvermişti. "ABD Başkanı George W. Bush, saldırılardan dört gün sonra 15 Eylül 2001 tarihinde yaptığı “ulusa sesleniş” (CNN, 2001b) konuşmasında, “savaştayız, teröristler tarafından Amerika’ya karşı açılmış bir savaş var ve buna cevap vereceğiz. Bunları kimlerin yaptığını bulacağız ve onları saklandıkları yerden çıkartarak adalete teslim edeceğiz” (BBC, 2011)[i]

Son bir aydır Türkiye Kamuoyu adı mafya ile anılan Sedat Peker adlı örgüt liderinin açıklamalarını konuşuyor. Bu vesile ile bir TV programına bu konuyu konuşmak üzere davet edildiğimde ilk beş videosunu bir çırpıda izledim. Sonrasında altı ve yedinci videolarını da…

ASSAM Başkan Yardımcısı Ersan ERGÜR tarafından kaleme alınan "Bahr-i Sefid Meselesi: Doğu Akdeniz Meselesine Güncel Bir Bakış" kitabı ASSAM yayınlarından çıkmıştır.

1990 yılında Kara Harp Okulundan mezun olduktan sonra, modern dünyada modern bilimi savunan bir kuvvet komutanı “Atatürk Kimdir?” adlı bir metin yayınlatmıştı. Gittiği her denetlemede er ve erbaşından tutun tabur komutanına kadar tüm personele söyle bakayım “Atatürk kimdir?” diye sorardı.

Okuyacağınız bu makale SADAT Savunma ve Vekalet Savaşları başlıklı yazılarımızın üçüncü ve sonuncusunu teşkil ediyor. SADAT Savunma bir savunma danışmanlık şirketi olmasına karşın batılı emperyalist ülkelerin özel askeri şirketleri gibi girdikleri ülkelerde kan ve göz yaşı ekmeyip, barış ve huzurun teminatı olarak faaliyet göstermektedir.

Önceki yazımızda SADAT Savunmaya tezviratlarını akılsızca, şuursuzca, gayri ahlaki bir üslup ve yöntemle yönlendirenlerin arka planda var olan gerekçelerine değinmeye gayret etmiş idik. Şimdi İkinci Dünya Savaşı sonrası özellikle soğuk savaş sonrası Varşova Paktı’nın dağılması ve Rusya’nın eski gücünü yitirmesi üzerine ABD ve saz arkadaşlarının bölgemizde alevlendirdikleri vekalet savaşlarının yöntemine değineceğiz.

Pazartesi, 18 Ocak 2021 11:27

SADAT Savunma ve Vekalet Savaşları (1)

İkinci Dünya Savaşı ile büyük bir yıkıma uğrayan Batılı Ülkeler savaşın yıkıcı etkisi ile neredeyse yok olmak üzere olan ekonomilerini düzeltme adına birbirleri ile küresel bir anlaşmaya gittiler ve Avrupa Birliğinin doğmasını sağladılar.

Hani bilirsiniz; Batıda bir takım asılsız haberler çıkarılır sonra bu asılsız haberler mahkemelerde delil unsuru kabul edilir ve partiler kapatılır, iş yerleri yeşil sermaye adıyla yaftalanır, çocuklarımıza verdiğimiz manevi eğitim yuvaları bir bir kapatılırdı.

Birinci Dünya Savaşından sonra dağılan İslam Coğrafyası kendini toparlama ve geliştirmede çağı okuyamadı. Osmanlının Akdeniz’de donanma üstünlüğü bulunan Cenevizler ve Venediklilerin üzerinde kurduğu deniz üstünlüğünün temelinde Büyük Yelkenli Gemilerin (Kalyon) karşısına daha küçük ve süratli hareket edebilen kadırgalarla çıkması olduğu bilinen bir gerçek.